12 Nisan 2013 Cuma

nisan yağmuru/!...





" sen yağmurlu günlere yakışırsın/ yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler/ıslanan yapraklar gibi yüzün ışır/ışırsa beni unutma"

Bilmekten korktuğum cümlenin her tekrarında, şu cihan ayaz,avaz!


Ben
Sana kızamadım,
Oturdum
Okudum...

Kızamadım,kızamazdım -koşulsuz buyruk!-
Sevdiğin sandığım şiirleri
Okudum

Kızmadım,
Boğazıma toz kaçtı,
ondan ağladım!...

kızmadım,kızamadım ben,
akılda tutmak için karanlıktı
oysa,
ben sana patikalar anımsadım

ellerim dalgalandı,
kalem
düştü
kızamadım
koltuk pervazında
öldü bir mürekkep
 balığı,
kızamadım,
karıncaları
dinledim
kararımca...

"Alır yürür sıcak mavisi gökyzünün/ kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün yer sızlar yanar içinde büsbütün/her şeye rağmen ellerin üşür/üşürse beni unutma"


bu yırtık monologda,
bilir misin, kızamazdım ya sana!...bu..
bu
söyleyemezdim
özleyemezdim
isteyemezdim
seslenemezdim
kırılamazdım
bekleyemezdim
bu
yetisiz hikayede
bilir misin?
...

Balansı şaşar ruhun da..."bu..." deyip anlatamadığımda-boğazıma toz kaçtı bağışla!-sen gibi,bir sayfanın ucu olur, katlanırım...

"yeni dostlar yeni rüzgärlar gelir geçer/yosun muydum kaya mıydım nasıl unuttular/kahredersin başın öne düşer/ düşerse beni unutma/ g.a


Kızamadım
ben
oturdum
sevdiğin sandığım
şiirler okudum
uğultular kondu
yanağıma
"gitmeli"
dedim,
Sen,uyuyordun bir y_amaçta...
Karıncalar alındı.

     
ankara/nisan/2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder