19 Nisan 2015 Pazar

rüyası kalsın






Çocuk,
"lütfen" diyor,
aç kapağını fanusun,
"taşları dökülsün ve ben oynayayım"
diyor.

Ellerimle
titreyerek kavramaya çalıştığım
fanus,
neden kare?
Neden böyle küçük?
Kum gibi
dağılmış taşların
rengi
soluyor,
ben kapağı kaldırıyorum
ve
taşıyor ellerimden
su....

balık?
diyorum panikleyip,
o nerede?
yok!


aramaya başlıyorum,
kapı
altından
buruşuk
sarı
bir balık...
avcuma alıyorum,
o anda
zihnimin
durmak bilmeyen sesleri de soluyor
"öldü! çabalama boşuna!"

musluğu açıyorum
ve
çığlık atıyorum
"lütfen!"

avuçlarım dolan suda
büyüyor
şişiyor
o
sarı balık,
sonra gri bir
kabarcık olup,
kayboluyor...


anısı
kurusun
diye susuyorum rüyalarımı.


nasılsa unuturum
nasılsa
geriye kalan olmaz
hangi uykuda
tutabildin ki
gerçeği,

rüyası
kalsın...

sahi,
en son ne zaman
uyudun?

öyle çok
ses
öyle çok görüntü
ve
gürültü...

belki de
görücüye
çıkarmalıyım
rüyalarımı da!


aynı nakaratta
nasırlaşan
uzanışlarım gibi,
onlar da
kırılsın!


***








































































































Hiç yorum yok:

Yorum Gönder